Aşılar hakkındaki bu doğrular yanlış!

25 Kasım 2020

“Aşılar yetersiz dozlarda yapıldığında koruyucu olmamakta, mutlaka ilk aşı serisinin bitirilmesi ve ardından tekrar dozlarının uygulanması gerekir.” diyen Acıbadem Maslak Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Öğretim Üyesi Müjde Arapoğlu, toplumda aşılar hakkında doğru bilinen 8 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Doğal yoldan bağışıklık kazansak daha iyi değil mi? Nasıl olsa hasta olacaksak aşıya ne gerek var: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Suçiçeği, tüberküloz gibi bazı enfeksiyonlar aşılamaya rağmen geçiriliyor. Evet, koruyuculuğu yüzde 85 üstüne çıkamayan bazı aşılar var ancak aşılama hastanın bu enfeksiyonları geçirse bile hafif geçirmesini sağlar, hastalıkların yan etkileri aşılı çocuklarda çok daha az görülür. Bazı hastalıkları ise geçirsek de tam bağışıklık kazanmak mümkün olmuyor. Örneğin, hepatit B teması sonrası bazen tam iyileşme olmuyor, yüzde 10 hasta taşıyıcı olarak kalıyor.

Aşıların kısa süreli yan etkileri tehlikelidir: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Aşıların yan etkileri olabilir ancak genellikle bu yan etkiler önemsizdir. Hafif ateş, kırgınlık, enjeksiyon yerinde kızarıklık ve şişlik gibi yan etkiler görülebilir. Bazı aşılar geçici baş ağrısı, baş dönmesi, halsizlik ve iştahsızlığa yol açabilir. Nadiren, çocuklarda alerjik reaksiyon ve havale geçirme gibi nörolojik yan etkiler görülebilir. Nadir görülen bu yan etkiler endişeye neden olsa bile, aşılar ölümcül hastalıklara yakalanmaktan çok daha güvenlidir.

Aşılarda cıva, alüminyum ve tiomersal gibi birçok yabancı madde var. Bunlar nadir de olsa otoimmün hastalıkları, otizmi ve beyin hasarını tetikliyor. Yakalanma oranımız düşük hastalıklar için neden bu yan etkileri yaşayalım: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Aşıların bu yan etkilere yol açtığı konusunda bilimsel verilerle kanıtlanmış net hiçbir çalışma yok. Güncel aşılarda bu maddelerin zararlı formları da yok. Bilinenin tam tersine aşı yan etkileri oldukça az, oysa aşı ile korunabilen hastalıklara yakalanma oranı ve bu hastalıkların komplikasyonlarını yaşama oranları çok daha yüksektir.

Aynı anda birden fazla hastalığa karşı veya kombin aşı uygularsak aşıların yan etkileri çok daha fazla yaşanır: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Eş zamanlı birçok aşı kullanılabilir. Aynı gün birden fazla aşı uygulandıysa yan etkilerinin fazla olacağına dair herhangi bir kanıt yoktur. Kombin aşılar güvenlidir. Canlı virüs aşıları ya aynı gün ya da dört hafta ara ile uygulanmalıdır.

Tek seferde birden fazla aşı yapmak çocuğun bağışıklık sistemine fazlaca yük bindirir: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Birden fazla aşı yapmanın bağışıklık sistemine olumsuz etkiye yol açtığını gösteren hiçbir kanıt yoktur. Bağışıklık sistemimizin birçok farklı hastalıkla aynı anda savaşabilecek gücü vardır. Zararlı organizmalara karşı aynı anda ayrı ayrı antikor üreten bağışıklık sistemimizin birkaç aşıya karşı aynı anda antikor geliştirmesi beklenen bir durumdur.

Grip aşısını soğuk algınlığı geçirmeden yapmamız gerekir. Öksürük, nezle bulguları başladıktan sonra grip aşısı olmamıza gerek yoktur: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Grip aşısı bizi influenzaya karşı korur, bu da en ağır geçirilen griptir. Yıl boyu geçirilen mevsimsel soğuk algınlığı virüslerine karşı etkili değildir. Soğuk algınlığı geçirsek bile grip aşısını yaptırmalıyız.

Eski yıllarda bu kadar çok aşı yoktu ve insanlar uzun yıllar sağlıklı hayatlar yaşadılar. Günümüzde pek çok katkı maddeli gıdalar gibi koruyucu madde içeren aşılar da risk yaratıyor: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Eski yıllarda hastalık etkenleri farklıydı. Her dönem için güncel risk hangi bulaşıcı hastalığa karşıysa o hastalığın aşısı uygulanıyor. Yaygın bağışıklama sayesinde birçok ölümcül hastalığın önüne geçilmiştir.

Aşılarla ilgili çok yan etki var ama aşı firmaları bunların bilinmesine engel oluyor: YANLIŞ!
DOĞRUSU:
Aşıların yan etkileri bağımsız bilimsel kuruluşlar (Dünya Sağlık Örgütü, Uzmanlık Dernekleri, Avrupa Hastalık Kontrol Merkezi vb) ve ulusal sağlık otoriteleri tarafından günü gününe izlenmektedir. Tüm dünyada çok özenle çalışan aşı yan etkisi takip sistemleri vardır. En ufak bir şüphe oluştuğunda bağımsız bilim insanlarından oluşan komisyonlar kurularak araştırılır, bilimsel ortamlarda tartışılır ve sonuçlar duyurulur. Eğer uygulanmama kararı alınırsa aşı çalışmaları genişletilerek aşı güvenli hale gelmeden kullanılamaz. Günümüzde Covid-19 aşısı için de çalışmalar benzer şekilde yürütülmektedir.

Pandemi sürecinde risk grubundakiler mutlaka aşı olmalı!

Doktor Öğretim Üyesi Müjde Arapoğlu kronik hastalığı olanlara ve risk grubundaki hastalara influenza aşısı ve eğer uygulanmadıysa pnömokok (zatürre) aşısının mutlaka yapılması gerektiğini belirterek “Kızamık ve çocuk felci ülkemizde tama yakın kaybolmuşken salgınlar tekrar başlarsa, bu hastalıklarla yeniden mücadele etmek çok zor olacaktır. İlk yılda yapılan rutin aşılamada bir diğer çok önemli hastalık etkeni boğmacadır. Boğmaca ağır seyreden solunum yolu hastalığına yol açmaktadır. Yoğun öksürük atakları Covid-19 etkeninin oluşturduğu zatürre ile karışabilir. Ayrıca iki hastalığın birlikte geçirilebilme olasılığına karşı çok dikkatli olunmalıdır” diyor. Aşıların bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde öncelik verilmesi, ertelenmemesi gereken en önemli temel sağlık hizmetlerinden biri olduğunu vurgulayan Doktor Öğretim Üyesi Müjde Arapoğlu, bu nedenle, Covid-19 pandemisi sırasında da aşılamanın sürdürülmesinin büyük önem taşıdığını belirterek “Sağlık kuruluşlarına bu dönemde aşı için başvurmak son derece güvenlidir. Eksik kalan aşılar varsa bir an önce uygulanmalı, aşı takvimine ara verildiyse kalınan yerden devam edilmelidir” diyor.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir