ÇOCUĞUNUZUN HASTALIĞI SİZE DE BULAŞIRSA

17 Aralık 2014

Çocuğunuzu etkilemeyen bir hastalık sizi haftalar ya da aylarca yatağa mahkum edebilir. Parents Editörleri sizin için, bulaşıcı hastalıkları tüm detaylarıyla inceledi.
Anma Günü’nü takip eden hafta sonundan hemen önce, Scarsdale New York’ta avukat olan iki çocuk annesi Mariane Liebowitz, gecenin köründe kalçası, dizleri ve sırtında tarif edilemez bir acıyla uyandı. İlk triatlonuna hazırlandığından dolayı, semptomlarının antrenmanlarda kendini zorlamasından kaynaklandığını düşündü. Ama bir hafta sonra acısı artınca, doktora gitmeye karar verdi. Liebowitz; “8 yaşındaki oğlum Cole’un birkaç hafta önce beşinci hastalık geçirdiğinden bahsettim” dedi ve ekledi; “Oğlumda sadece kızarıklık ve ufak çapta bir sırt ağrısı olmuştu. Önemli hiçbir şey olmamıştı.” Bu söyledikleri doktorun bir teşhis koymasına yetti; aynı virüs ona da bulaşmıştı. “Şiddetli eklem ağrısı, bitkinlik ve nezle benzeri semptomlar ve sonrasında kötü bir öksürüğün büyük ihtimalle birkaç hafta daha devam edeceğini söyledi.” diyerek yaşadıklarını anlatan Liebowitz, iki ay boyunca tam olarak iyileşemedi. İşe gitmekte büyük zorluk çeken Liebowitz, öksürüğünün şiddeti hem kendisi hem de eşini uyutmayınca haftalarca kanepede yattı. “Bir defasında işteyken o kadar çok öksürdüm ki kustum.” Liebowitz gibi birçok ebeveyn, ‘çocuk hastalıkları’ olarak bilinen birçok hastalığın yetişkinlerde daha ağır etkileri olabileceğini zor yoldan öğrendi. Aslında, bazı çocukluk hastalıkları, yetişkinlerde ölüme bile neden olabiliyor. Ara sıra nezle olmayı veya boğaz ağrısı yaşamayı beklesek de, çocuklarımızın kaptığı bakteri veya virüsün bizi daha kötü etkileyeceğini düşünmeyiz. Ama doktorlar bu durumla sürekli karşılaşıyor.
Seneler içerisinde karşılaştığınız mikroplar sayesinde oluşan antikorlar, sizi hasta edebilecek şeylere karşı güçlü bir savunma oluşturdu. Garip bir şekilde, bağışıklık sisteminizin daha kuvvetli olması, bir hastalık bulaştığında çocuğunuzdan daha kötü hissetmenize sebep oluyor. Konuyla ilgili olarak, Houston’daki Teksas Çocuk Pediatri Hastanesi’nde Kamu Sağlığı İdaresi Başkanı olan Dr. Stanley Spinner; “Ateş, ağrılar ve balgam gibi sizin sürünmenize yol açan semptomlar aslında vücudunuzun hastalık ile savaşmaya başladığının göstergesidir”diyor. Baltimore’daki Mercy Aile Sağlığı Hastanesi’nde Pediatri Tıp Fakültesi’nde yardımcı doçent olan Dr. Charles Shubin’e göre çoğu zaman, bir çocuğun vücudu bir yetişkine oranla enfeksiyonlardan daha etkili ve hızlı bir şekilde kurtulur. 39 derece ateşi olan bir çocuğa az miktarda ağrı kesici ateş düşürücü verirseniz, 1 saat içerisinde hiçbir şey olmamışçasına etrafta koşuşturmaya başlayabilir. Ama 39 derece ateşi olan bir yetişkin? Ölüm döşeğinde gibi hisseder. Bu yüzden, çocuklardan yetişkinlere sıklıkla bulaşan hastalıklara dikkat edin.
Beşinci hastalık
Kıpkırmızı yanaklara sebep olmasıyla tanınan ve Amerika’da ‘tokatlanmış yanak hastalığı’ olarak da bilinen beşinci hastalık, çocuklarda burun tıkanıklığı, şişmiş bezler, düşük bir ateş ve kas ağrısı ile başlayabilir. Surattaki kızarıklık gövdeye, kollara ve bacaklara yayıldıkça dantele benzer bir görünüm alır. Birçok viral hastalıkta olduğu gibi çocuklarda bulaşıcılığın en yüksek olduğu zaman, semptomların ortaya çıkmasından bir önceki haftadır. Kızarıklık on güne kadar devam etse de, ateş daha kısa sürede düşer.
Semptomlar: Yetişkinlerde çoğu zaman dantele benzeyen kızarıklık görülmez ama Liebowitz’in de tanık olduğu gibi; özellikle ellerde şişme ve eklem ağrısı ve ağır bir nezleye benzer semptomlar aylarca, hatta daha fazla bile sürebilir.
Alabileceğiniz önlemler: Öncelikle, biraz iyi haber: Aurora’daki Colorado Çocuk Hastanesi Pediatri Bölümü profesörü ve eski başkan yardımcısı ve aynı zamanda Parents danışmanı olan Dr. Harley A. Rotbart; “Çocuk sahibi olmaya karar veren kadınların yaklaşık yüzde 50’sinin bu hastalığa bağışıklığı bulunmaktadır” diyor. Eğer çocuğunuz bu hastalığa yakalandıysa ve siz hamile kalmak istiyorsanız, doktorunuzla mutlaka görüşün. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’ne göre Parvovirüs B19 kaynaklı bir enfeksiyon, hamilelik döneminde hastalığı geçiren kadınların sadece yüzde beşinde ciddi sorunlar yaratsa da, doğmamış bir bebekte aşırı kansızlık ve az da olsa bir düşük yapma riski taşımaktadır. Doktorunuz bu hastalığa karşı bağışıklığınızın bulunup bulunmadığını belirlemek için kan testi yapabilir ve gerekli görürse hamileliğinizi gözlem altına alabilir.
Hepatit A
Karaciğer enflamasyonuna sebep olabilecek bir sürü virüsten biri olan Hepatit A, genelde bebek ve çocuklarda o kadar hafif yaşanır ki, varlığı bile çoğu zaman fark edilmez. Bu hastalık, mikroskobik büyüklükte bir dışkı parçasının bulaştığı bir yemeğin yenmesi, içeceğin içilmesi veya bu hastalığın bulaştığı bir insan ile etkileşimden geçer. Küçük çocuklar her şeye dokunduğu ve sonra ellerini ağızlarına götürdüğü için, bu çok bulaşıcı virüsü ablalarına, ağabeylerine veya ebeveynlerine bulaştırıp gerçekten hasta olmalarına sebep olabilir. (Bu hastalığın teşhisi kan testi sayesinde yapılır.) 1990’lı yılların sonunda geliştirilen Hepatit A aşısı sayesinde Amerika’daki salgın vakalarının sayısı önemli bir ölçüde azalmıştır.
Semptomlar: 6 yaş üstü çocuklar ve yetişkinlerde ateş, kusma, mide ağrısı, iştah kaybı, bitkinlik ve aylarca süren ve bazı durumlarda hastanede kalmayı gerektiren sarılık oluşabilir.
Alabileceğiniz önlemler: Hastalığı geçiren bebeğinizin altını değiştirdikten sonra veya yemek hazırlarken, hem siz hem de bebeğinizin bakımına yardım eden kişilerin ellerini yıkadıklarından emin olun. Çocuklarınız birinci ve ikinci yaş günleri arasında iki doz Hepatit A aşısı olmalıdır.

Suçiçeği
Varicella-zoster virüsünden kaynaklanan suçiçeği, sağlıklı yetişkinler dâhil olmak üzere, 60 yaş üstü ve kanser, şeker hastalığı veya otoimmün hastalıkları yüzünden bağışıklık sistemi zayıflamış insanlarda ciddi komplikasyonlara sebebiyet verebilmektedir. (Daha geç yasta hasta olan insanların çoğu suçiçeğine karşı bağışıklık geliştirmiştir. Bu yüzden eğer çocukken bu hastalığı geçirdiyseniz büyük olasılıkla tekrar olmazsınız.) 1995 yılında tek doz olarak geliştirilen aşı sayesinde, çocuk veya yetişkinlerin suçiçeği kapma olasılığı oldukça azaltılmıştır.
Semptomlar: Çoğunlukla çocuk ve yetişkinlerin kafası, kolları, bacakları ve gövdesinde ortaya çıkan ve dalga şeklinde gelip beş ila on gün süren kırmızı şişlikler veya kabarcıklar oluşmaktadır. Karşılaşılabilecek diğer semptomlar arasında ateş, öksürük ve baş ağrısı vardır. Nadiren gerçekleşen ama hastalığın daha ağır geçtiği durumlarda; pıhtılaşma bozuklukları, erkeklerde kısırlık, beynin şişmesi ve ölüm olasılığı bulunmaktadır.
Alabileceğiniz önlemler: Çocuklarınız 12 ila 15 aylık olduklarında varicella aşısının ilk dozunu ve 4 ila 6 yaş arasında da aşının etkisini arttıracak bir doz daha yaptırmayı unutmayın. Eğer suçiçeğine maruz kaldıysanız ve daha önce bu hastalığı geçirmediyseniz, hastalığı engelleyecek ya da en azından şiddetini hafifletecek olan aşıyı dört hafta ara ile iki doz şeklinde yaptırın. Bu virüs hamile bir kadından bebeğine bulaşabildiği için ve doğum kusurları oluşturabileceğinden dolayı, hamile olan veya olmayı düşünen herkes bağışıklığı olup olmadığını öğrenmek adına bir kan testi yaptırmalıdır. (Daha önce suçiçeği geçirdiğinizden eminseniz kan testi yaptırmanıza gerek yok.) Hamile iken bu hastalığa yakalanırsanız, doktorunuzdan hastalığın süresini azaltabilecek antiviral ilaçlar ve semptomları hafifletebilecek OTC ağrı kesiciler hakkında bilgi isteyin.
Koksaki virüsü
Çocuklarda hafif semptomlara sebep olan mikroplar, yetişkinlerde çok farklı bir hastalığa dönüşebilir. Fairfield, Connecticut’tan Michaela Garibaldi, 6 aylık oğluna koksakivirüs bulaştıktan birkaç gün sonra kendini hasta hissetmeye başladı. Garibaldi yaşadıklarını Parents’ın yazı işleri müdürüne anlatırken, “Joey’nin ağzının arkasında yaralar oluştu ve hafif bir ateşi vardı ama hiç huzursuz davranmıyordu” dedi ve devam etti; “Ama üç – dört gün sonra her zamanki haline döndü.” Ama maalesef Garibaldi’nin başı ağrımaya, midesi bulanmaya ve ‘kafası vücudunun üstünde uçuyormuş’ gibi hissetmesine sebep olan bir baş dönmesi yaşamaya başlamıştı. Bir nöroloji uzmanı virüsün iç kulağına yerleştiğini ve labirentit diye bilinen bir hastalığa sebep olduğunu söyledi. Garibaldi, “İki hafta boyunca o kadar kötü vertigo yaşadım ki, sürekli sallanan bir kayıktaymışım gibi hissettim” dedi. Koksakivirüs’ün hepsi enterovirus ailesine ait 20’den fazla türü bulunmaktadır. Sindirim sisteminde bulunurlar ve insanlar öksürdüğünde, hapşurduğunda, ellerini yıkamayı ihmal ettiğinde ya da dışkı bulaşmış yüzeyleri temizlemediklerinde bulaşır. Bu virüs grubu çok bulaşıcıdır, kreş ve anaokulu gibi yerlerde oldukça hızlı bir şekilde bulaşırlar. Bu türlerden bir tanesi Joey’e bulaşan ve 5 yaşın altındaki bebek ve çocuklarda en yaygın virüs türlerinden biri olan şap hastalığına sebep olur.
Semptomlar: Çocuklarda önce ağız içinde oluşan kabarcıklar ve bunu takiben el ve ayaklarında kızarıklık oluşabilir. İshal ve boğaz ağrısına da sebep olabilen bu virüs, genelde bir hafta sürer ama biraz daha da uzayabilir. Reçetesiz verilen bazı ilaçlar acıyı ve ateşi hafifletebilir. Ağız yaraları, yemek yeme ve içmeyi zorlaştırdığından, bol bol su içmeye özen gösterin. Nadir olsa da kalbi, beyni ve akciğerleri çevreleyen zarlarda enflamasyon gibi ciddi komplikasyonlar oluşabilmektedir. Garibaldi’nin yaşadığı semptomlar, tehlike düzeyi daha düşük olsa da yine de nadir olarak görülmektedir.
Alabileceğiniz önlemler: Maalesef Koksaki önlenmesi zor bir hastalık. Bu ve bunun gibi hastalıkları uzak tutmak için yapabileceğiniz en iyi şey, evinizdeki hijyeni arttırmaktır.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir