Olması gerektiği gibi- Dr. Sinem Karaca Atakan

10 Mart 2017

Pediatristler çocukların hastalıklarıyla birlikte büyüme ve gelişmelerini de takip ettikleri için zaman zaman beslenmeleriyle ilgili de yorum ve öneride bulunurlar. Günümüzde ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmenin bebekler için en doğrusu olduğu kesin olarak kabul edilen görüş olsa da geçtiğimiz yüzyılda 4. ayda ek gıdalara başlanmanın önerildiği dönemler olmuş ve bu dönemlerde bebeğin beslenme kontrolü tamamen onun bakımıyla ilgilenen kişiye geçmiştir. Benim bahsedeceğim, son günlerde popülerleşen BLW aslında yeni bir yöntem değildir. Asırlarca bebekler bu şekilde tamamlayıcı gıdaya geçmiştir. Günümüz şartlarında dünya sağlık örgütü ilk 6 ay bebeklerin sadece anne sütüyle beslenmesini, yeterli anne sütü olmadığında formül mamalarla bu açığın kapatılmasını önermektedir. Bu şekilde tamamlayıcı beslenmeye 6. ayda geçildiğinde bebekler kendilerini besleyebilecek olgunluğa erişmiş olurlar. Dört aylık bebek, desteksiz oturmak, eline aldığı besini ağzına götürmek gibi gelişim basamaklarını sağlayamadığı için püre ve muhallebi ile tamamlayıcı beslenmeye başlama yöntemi olarak kendine yer bulmuştur. Aslında bebeklerin anne sütünden sonra püre yerine direk katı gıdaya geçmesinde bilimsel olarak bir engel yoktur.

BLW (Baby Led Weaning); tamamlayıcı beslenme sürecini bebeğin liderliğinde sürdüren yöntem. Bebek altı ayını doldurduğunda ona klasik beslenme yöntemindeki gibi püre, meyve suyu, muhallebi vermek
yerine bebeğin ailesiyle aynı yiyecekleri yiyebilmesi amaçlanır. BLW yöntemiyle beslenmeye başlanan bebeklerde, el-göz koordinasyonunun gelişmesiyle birlikte yiyeceklerin tadını, kokusunu, kıvamını öğrenerek duyusal gelişim de desteklenmiş olur. Bu yönteme göre bebek neyi ne kadar yiyeceğine kendi karar verir ve aileyle birlikte aynı zamanda, aynı yemekleri yiyerek bir sofra kültürü oluşturur. BLW yöntemine başlarken bebeğin destekli ya da desteksiz olarak dik oturabilmesi önemlidir. Bunun yanında gelişimsel, fiziksel veya zihinsel olarak kendi yemeğini yiyebilmesine engel bir durumun olmaması gerekir. Bu şartlar sağlandığında, ilk olarak mevsim sebzeleri eliyle rahat tutabileceği (yaklaşık 5 cm uzunluğunda parmak şeklinde) büyüklükte hazırlanarak bebeğe sunulur. Buharda, fırında ya da tavada pişirme yöntemi kullanılabilir.

Bebek kendine sunulan yiyeceği tutarak, koklayarak, tadına bakarak keşfeder. Bu süreç tamamen bebeğin yiyeceği tanıması ve öğrenmesiyle geçer. Asla zorlama olmaz, bebek neyi ne kadar yiyeceğine kendi karar verir ve bunu yine kendi yapar. Bir yaşına kadar ana öğünü anne sütü veya formül mamadır. Ek gıda doyumluk değil tadımlıktır. İlk denemelerde üst üste aynı gıdanın bebeğe sunularak hem bebeğin tatları öğrenmesi hem de olası alerjik tepkilerin gözlemlenmesi sağlanır. Bebekler ilk tadım günlerinden sonra sofradaki diğerleriyle aynı yiyecekleri yemeyi tercih edebilir. Bu dönemde evde yapılan yemeklere baharatları ve salçayı katmadan bebeğe ayırarak, onun da aileyle aynı yemekleri yemesini sağlanabilir. Başlangıçta bebeğin yiyeceği eline alıp hissetmesi, koklaması için eliyle yemesi uygun olacaktır. 9-10 aylık olan bebeğe, uygun kaşık ve çatalı yiyeceklerin yanında sunmak bu alışkanlığı kazanması için faydalıdır. Beraber yemek yediği erişkinleri model alarak öğrenmesi kolaylaşacaktır. Genellikle 12-14 aydan sonra bebekler önce çatal, sonra kaşık kullanacak yeterliliğe ulaşırlar. Bu yöntem sayesinde bebekler, kendi beslenmesinden kendi sorumlu olan, neyi ne kadar yiyeceğine kendi karar veren, yemekle arasında olumlu bir bağ kuran bir birey olur. Tamamlayıcı beslenmeye başlamak için en uygun dönem 6-8 ay arası olarak kabul edilir. Daha geçe bırakmak bebeğin duygusal ve fiziksel gelişiminin geri kalmasına, ilerleyen dönemde besinlerin reddedilmesine neden olabilir.

BLW’ye başlamak için çok fazla araç gerece ihtiyaç yoktur. Bebeğin dik oturabileceği ve rahatça önündeki besinlere ulaşabileceği bir mama sandalyesi ve kollu önlükler başlangıç için yeterlidir. Öncelikle amaç bebeğin katı gıdaları tanıyarak tamamlayıcı beslenmeye yumuşak bir geçiş yapmasıdır. Amaç gıdaları tanımak olduğu için bebeğin keşfetmesine izin verilmeli, yardımcı olunmalıdır. Yeni gördüğü bir objeye gösterdiği ilgi ve sergilediği davranış modeli gıdalar için de aynı şekilde olacaktır. Önündeki gıdanın yenilebileceğini, onu doyuracağını öğrenmesi zaman alacaktır.

Sunulma şekli ise bebeğin eline alabileceği büyüklükte yani parmak uzunluğunda ve kalınlığında kesilmiş sebzeleri buharda, haşlayarak ya da fırında pişirerek yumuşatıp önüne koymak şeklinde oluyor. Parmak yiyecekler ne bebeğin eline aldığında hemen parçalayabileceği kadar yumuşak, ne de ağzına aldığında damağı ya da çene kemikleriyle ezemeyeceği kadar sert olmalıdır. Bebeklerin öğrenmesinde duyularına hitap eden şeyler önemli rol oynar. Dokunmak bu duyuların en önemlileri arasında yer alır. Bebekler dokunarak çevrelerini hisseder ve farkına varırlar. Dokunmaya eşlik eden koklama ve tat alma, görme ve işitsel uyarılar öğrenmeyi pekiştirir. BLW ile ek gıdaya geçen ve kendi başına yemek yiyebilen bebeklerde 5 duyu aktif olarak çalışır ve tat alma duyusu koklama ve dokunmayla pekişir. Duyularını kullanabilen, uyaranlara açık bir bebek aktif olarak öğrenmeyi de sürdürür. Görerek modellemek ve yediği yiyecekler hakkında sohbet etmek de gelişimi besleyen yaklaşımlardır. Erken dönemde kendi kararlarını verebilmek, özgür bırakılan bebeklerin ilerleyen dönemdeki bağımsız kişilik oluşumuna da katkı sağlayacaktır. BLW yöntemini benimseyen ailelerde yemek esnasında zorlama ve gerginlik olmadığı için olumlu bir iletişim ortamı yaratılır. Bebekler aile bireyleri ile birlikte öğünde yemek yer ve 6. aydan itibaren ailenin sofra kültürünü kazanır. BLW, bebeklerin ek gıdaya geçiş sürecini ilgilendirdiğinden seçilen yöntem ne olursa olsun hazırlanan yiyeceklerin mevsimine uygun sebze ve meyvelerden seçilmesi çok önemlidir. Öncelik olarak sebzeleri sunmak daha faydalı olacaktır çünkü meyveler tatlı olduğu için ilk olarak onların tadının alınması sebzelere karşı seçici olmaya yol açabilir. Bebekler ek gıdaya geçtikleri ilk aylarda genel olarak her şeyi ağızlarına götürürler. Bunu beslenme amaçlı yapmasalar da farklı gıdalar sunarak değerlendirmek faydalı olacaktır. Meyveler kesilerek ve buharda yumuşatılarak verilebildiği gibi, bütün halinde de sunulabilir. Bu bebeğin öğrenme sürecini de destekleyecektir. Öncelikle meyvenin şeklini ve dokusunu öğrenerek başlar, sonrasında görebileceği bir yerde kesilerek tadını da öğrenmesi sağlanabilir. BLW yönteminde püreyle beslenmeye oranla bebeğin yutma zorluğu yaşaması ya da öğürmesi nadir olsa da boğulma ya da öğürme durumları hakkında bilgi sahibi olmak, gerekli müdahaleleri yapabilmek önemlidir.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir