Nesteren Gazioğlu

6 Şubat 2015

ÇOCUKLARIN BAĞLANMA STİLLERİ

Çocuk yetiştirirken her ailenin kendine özgü sistemi vardır. Kurallar, beklentiler, ailenin temel ihtiyaçları birbirlerinden farklıdır. Bu kuralları sürdürmek için ebeveynlerin sergiledikleri yaklaşımlar ise genel olarak otoriter, aşırı hoşgörülü, umursamaz ya da demokratik başlıkları altında toplanır.

Tutumlar, ebeveyn çocuk ilişkisini belirleyici unsurlardan birisi olsa da ilişkinin altında yatan çok önemli bir unsur daha var: Bağlanma.
Bağlanma iki kişiye özel, duygusal içeriği olan ve uzun süreli bir bağdır. Bu bağ, bir anda değişemez ve yok olamaz. 1970’lerin sonunda İngiliz psikanalist John Bowlby’nin önerdiği üzere bu bağ hayati önem taşır. Bebeğin annesi ya da birincil bakıcı dediğimiz, çocuğun bakımında fiziksel ve duygusal olarak anne rolünü alan kişi ile bağ kurması, çocuğun hayatta kalmasına da destek olur. Fiziksel olarak bakılan ancak duygusal ihtiyaçları giderilmeyen bir bebeğin, fiziksel ve duygusal ihtiyaçları tam bebeklere oranla gelişimlerinin daha geriden geldiği gözlemlenmektedir.

Ebeveyn ile çocuk arasında gelişen bağlanmayı gelişim psikoloğu Mary Ainsworth ‘Garip Durum Deneyi’ isimli kıymetli bir çalışma ile kategorileştirdi. Bu deneyde bebek ile anne/birincil bakıcı oyuncaklarla dolu bir laboratuar ortamına alınır. Deneyin çeşitli bölümleri var; bebek ile annenin yalnız kalması, bebeğin hiç tanımadığı yabancı birinin odaya girmesi, bebeğin yabancı ile kalması, annenin gelmesi gibi sekiz farklı bölüm mevcuttur. Araştırmacı, bebeğin her davranışını belirli kriterler çerçevesinde değerlendirir; anne gidince bebek anneyi aradı mı, anne gelince bebek sakinleşti mi, yabancıdan kaçtı mı yoksa hiç onu fark etmedi mi?

Değerlendirmeler sonucunda dört bağlanma stilinden birisinin daha baskın olduğuna karar verilir. Bu kategorilerden ilki güvenli bağlanma. Annesi ile güvenli bağı olan bebek, annesinin yokluğunda onu özler ve annesi gelince sakinleşebilir, bu ilişki güven ve itimat içerir. Güvensiz-kaçınmacı bağlanan bebekler ise odada yalnız bırakıldıklarında kolayca bir başkası tarafından sakinleştirilebilir, anneyi fazla aramaz. Güvensiz-ikircikli bağlanmada, bebeklerin etrafı incelemek yerine ebeveynlerine daha yapışık oldukları gözlemlenir. Ainsworth’un üç temel kategoriden oluşturduğu stillere ilerleyen yıllarda bir ekleme daha yaptı. Organize olmamamış bağlanma adını verdiği bu stilde bebeğin anneye bağlanma stili yoktur, bebek şaşkın ve düşünceleri dağınıktır. Çocuğa travmalar yaşatan, problemli ebeveyn çocuklarında bu tür bağlanma gözlemleniyor. Bu çocuklar yaklaşık altı yaşına geldiğinde, onları yaşının çocuğu olmaktan çıkarıp, küçük ebeveynler olarak görürüz.
Okumaya, araştırmaya ve gelişmeye devam, sağlıklı bağlarla…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir