Dur söyleme!

2 Mart 2018

Anne ve babalar çocuklarını korumak ya da ihtiyaçları olduğunu düşündükleri için onlara çeşitli konularda tavsiye verirler. Tavsiyeler bazen hayat kurtarıcı olsa da bazıları çocuğunuzu kötü yönde etkileyecek tavsiyeler olabilir, aman dikkat! İşte, çocuğunuza öğüt verirken söylememeniz gereken 5 şey

“Oyun oynamak zaman kaybıdır.”

Çocukların okula başlamasıyla birlikte oyun zamanına ayırdığı vakit doğal olarak azalır. Üst sınıflara geçmesiyle ise ailede sınav ve gelecek kaygısı başlar. Bu yüzden çocuklarının oyun oynayarak vakit geçirmeleri yerine ders çalışmalarını isterler. Bu şekilde yapılan yönlendirmeler çocuğunuzda sadece baskıyı ve stresi artırır. Gün içerisinde sahip olduğu enerjiyi zaten derslerde oturarak geçirdiği zamanda atamayan çocuk başka motive kaynağı arar. Ebeveyn olarak onları strese sokmak yerine iki zamanı da nasıl dengeleyerek yönetebilmeyi öğretin.

“Sadece geleceğine odaklan”

Elbette anne baba olarak çocuğunuzun ilerde iyi şartlarda olmasını ister ama bu şekilde yapmamalısınız. Çocuğunuza iyi bir gelecek için her şeyi yapmalarını söylemek onları çocukluğun verdiği eğlenceden mahrum bırakmanıza yol açar. Her şeyin en iyisini yapması ve iyi dereceler yapması için sürekli uyarılan çocuk zaman içinde endişe ve yüksek stres seviyesine sahip olabilir. Çocuğunuza uzun hedefler yerine kısa hedeflere yönelmesini sağlayarak ufak zaferler kazanmasına yardım edin. Zamanla performansının iyileşmesiyle daha da motive olur. Başarılan hedefler sonrasında kendine duyacağı benlik saygısı artar ve daha mutlu bir çocuk olur.

“Daha çalışkan arkadaşlar edinmelisin”

‘Arkadaşının kim olduğunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim’ yola çıkarak ebeveynler de çocukların arkadaş seçimlerini uzaktan da olsa takip ediyorlar. Hatta dersleri zayıf olan çocuklarla arkadaşlık yaptığının farkındaysa onu ‘daha iyi arkadaş’ edinme konusunda uyarıyor. Çocuğunuzun sahip olduğu arkadaşlıkların diğer iyi yanlarını görmeyerek, sadece akademik olarak değerlendirmek çocuğunuzla olan ilişkinizi zedeleyebilir.

“Aaa, Perşembe günün boş mu? Basketbol kursuna yazdıralım”

Bu günlerde ebeveynler çocuklarının ‘diğerlerinden daha önde’ olması için kendini geliştirebileceği ne kadar kurs varsa gönderiyorlar. Soluksuz bir şekilde okul-kurs-ev-okul-kurs-ev üçgenine dahil olan çocuklar farklı şeyler öğrenmenin zevkini yaşasalar da bu maalesef sağlıklı bir durum değil. Çocuğunuza, onu kendine vakit ayıracağı zamanlar yaratarak nefes almasına yardım edin. Küçük bedenlere bu kadar koşuşturmayı yüklemenin sonucu ‘yeter artık’ anı olabilir.

“Komşunun kızı da pek bir çalışkan”

Aileler her çocuğun kendine has olduğunu bilseler bile bazen başka çocuklarla karşılaştırmaktan kendilerini alamıyorlar. Bu davranış aslında çocuğu motive etmek amacıyla yapılsa da maalesef geri dönüşü öyle olmuyor: Benlik saygısını yitiriyor ve motivasyonunu düşürüyor.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir