- Ateşli havaleyi tetikleyebilir!
- Geç kalınırsa göz tembelliğine neden olabilir!
- 1000 canlı doğumdan birinde görülüyor
- Ani kalp krizinin yaşı yok
- 100’den fazla HPV çeşidi vardır
- Uykunun kalitesizliği hangi problemleri beraberinde getirir?
- Bebeklerde beyin gelişimini arttırmanın 10 yolu
- Cilt yenileme zamanı
- Yenidoğan döneminde sık görülüyor
- Doğumun evreleri
Çocuğunuzu sosyal medyanın tehlikelerinden koruyun!
Çocuğunuzu sosyal medyanın tehlikelerinden koruyun!
Sosyal medya paylaşımları hepimizin hayatında oldukça önemli bir hale geldi. Sosyal medyada yazdıkları sebebiyle hakkında dava açılanlar, boşananlar, şantaja uğrayanlar ve bunun gibi problemli durumlarla karşılaşanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Peki, çocuğunuzu sosyal medyada karşılaşabileceği tehlikelere karşı koruyabiliyor musunuz?
Okulların tatile girmesiyle birlikte çocuklar vakitlerinin önemli bir kısmını bilgisayar başında geçirmeye başladılar. Arkadaşlarıyla oynamıyor, spor yapmıyorlar. Çocukların teknoloji bağımlısı olmaması, sosyal medyada suistimale uğramaması ve dijital dünyanın karanlık dehlizlerinde tehlikeli durumlarla karşılaşmamaları için İletişim Uzmanı ve Eğitmen Nurhan Demirel, ailelere bir dizi öneri ve önemli tavsiyeler sunuyor.
Obez ve teknoloji bağımlısı bir nesil yetişiyor
Türkiye’de ebeveynlerle çocuklar arasında ciddi bir iletişim problemi yaşanıyor. Günümüz Z kuşağı çocukları adeta akıllı telefonlar ve tabletlerle dünyaya geliyor. 2-3 yaşındaki çocukların ellerinde bile teknolojik oyuncaklar var. Çocuklar sokaklarda sosyalleşme adına icat edilmiş oyunları tercih etmek yerine, zamanlarının büyük bölümünü bilgisayar karşısında sanal bir dünya içerisinde geçiriyor. Ayrıca çoğu çocuk artık yaramazlık yapmıyor ve ailesiyle pek birşey paylaşmıyor. Hareketsiz, obez ve problemli çocukların yetişmesi tehlikesi her geçen gün artıyor.
Günümüzde Facebook’a üye 10 yaşın altında yaklaşık 5 milyondan fazla çocuk var… Normalde Facebook’a üye olma yaşı ise 13… Ancak çocuklar yaşlarını büyük göstererek siteye kaydoluyor ve tüm dünyayla iletişim kurabiliyorlar. Ülkemizde ebeveynler çocuklarının çevrimiçi dünyada neler yaptıklarını ve karşılaşabilecekleri tehlikelere karşı onları nasıl koruyacaklarını çoğu zaman bilemiyorlar.
Çocuğunuza sosyal medyada nasıl davranması gerektiğini öğretin
Çocuklar Facebook’ta genellikle oyun oynuyor, arkadaşlarıyla sohbet ediyor ve fotoğraflarını paylaşıyor… Böyle bakılınca son derece masum görünüyor. Peki acaba dost bildiğimiz Facebook, çocuklarımız için tehlikeli bir dünyanın kapısını açabilir mi? Çocuğunuzun Facebook üzerinden aşırı müstehcen görüntüleri izleyebilmesi işten bile değil. Sanal dünyada hayatını gayri ahlaki şekilde kazanmaya çalışan insanlarla görüşürse ya da sahte hesaplarla çocuk avına çıkan bir pedofile denk gelirse nasıl davranabileceğinizi ve hangi önlemleri almanız gerektiğini biliyor musunuz? Yetişkinlerin bile rahatlıkla kandırılıp, dolandırıldığı bir ortamda çocuklar kendilerini nasıl koruyabilirler ki? Bu yüzden ailelere sosyal medya konusunda bilinç sahibi olmalarını ve çocuklarını sosyal medyada karşılaşabilecekleri tehlikelere karşı bilinçlendirmesini tavsiye ediyorum.
Peki, çocuklarınızı siber zorbalıktan ve dijital dünyanın tehlikelerinden nasıl korumalısınız? Bunları bir kaç madde halinde sıralayalım:
- Çocuklarınızın fotoğraflarını paylaşırken dikkatli olun: Çocuğunuzun kişisel güvenliği için aile hayatınızın tüm detaylarını sosyal medyada paylaşmayın. Çocuğunuzun oyun oynadığı parkı, okulunu ve vücudunu açıkta gösteren fotoğrafları sosyal medyada paylaşmayın.
- Çocuğun vücut mahremiyetini ihlal etmeyin: Sosyal medyada sahte profiller oluşturarak çocuk avına çıkan pedofillere karşı çocuğunuzun çıplak fotoğraflarını paylaşmaktan kaçının. Arkadaş listemde sadece ailem var diye bu tedbiri almamazlık etmeyin. Böyle olaylarda çocuklar en çok yakınları tarafından istismar edilmektedir.
- Evinizde check-in yapmayın: Hem kendi güvenliğiniz, hem de ailenizin güvenliği için evimizde check-in yapmayın ve evinizde çekilmiş fotoğrafları sosyal medyada paylaşmayın. Hırsızlar ve art niyetli kişiler için hedef olabilirsiniz.
- Çocuğunuzun hangi okulda okuduğunu paylaşmayın: Çocuğunuzun okulda kazandığı başarılar sizi gururlandırabilir ancak bu sevinci paylaşırken çocuğunuzun okulunun ismini paylaşmaktan kaçının. Kendini savunamayacak yaşta olan çocuğunuzu bu şekilde tehlikelere açık hale getirebilirsiniz.
- Çocuğunuzun arkadaşı olun: Çocuğunuzla aranızda güçlü bir iletişim kurun ve onu sosyal medyada karşılaşabileceği tehlikelere karşı uyarın. Gün içerisinde neler yaptığınından haberdar olun ve arkadaşlık ettiği kişiler hakkında bilgi edinin. Bu sayede işler yolunda gitmediğinde çok geç olmadan duruma müdahale edebilirsiniz.
- Aile koruma filtresi çocuğunuzu korumayabilir: Pek çok güvenlik yazılımı firması aile koruma ve ebeveyn kontrolü gibi seçenekler sunsa da, masum görünen sosyal ağlara karşı dikkatli olun. Bu tür yazılımlar, çocukların uygunsuz içerikteki sitelere girmesine bir nebze engel olsa da, sosyal medyada uğrayabileceği dijital şantaja, zorbalığa ve pedofiliye karşı çocuğunuzu korumaz.
- Çocuğunuz 13 yaşın altındaysa Facebook kullanmasına izin vermeyin: Eğer çocuğunuzun Facebook hesabı varsa, sayfasını arkadaş listesini sık sık kontrol etmekten kaçınmayın… Neler yazmış, hangi fotoğrafları paylaşmış dikkat edin… Ama tabii her şeyden önce onu, Facebook ya da bu gibi sosyal paylaşım sitelerinde karşılaşabileceği tehlikelere karşı bilinçlendirin, uygun bir dille uyarın ve çocuğunuz 13 yaşın altındaysa Facebook kullanmasına izin vermeyin.
Sonuç olarak;sosyal medyadan korkmadan, teknolojik gelişmelere kayıtsız kalmadan ve en önemlisi bu gelişmeleri çocuklarınızdan yasaklamadan tavsiyeler eşliğinde bir strateji belirlemeniz sizin ve ailenizin yararına olacaktır. Sosyal medyada yer alan yenilikleri an be an takip etmeye ve gelişmelere ayak uydurmaya gayret edin. İnternetin artık yaşamamımızın ayrılmaz bir parçası olduğunu kabullenerek bu tavsiyeleri incelemeniz ve ona göre önlemlerinizi almanız kritik bir öneme sahip. Eskiden de bugün de ebeveyn olmanın büyük ve zorlu sorumlulukları bulunuyor. Bu gerçek, hiçbir zaman değişmeyecek. Buna göre hayatınızın akışınızı belirlediğiniz zaman mutluluk ve huzur kendiliğinden gelecektir.
İlgili Yazılar
Son Haberler
-
Ateşli havaleyi tetikleyebilir!
Çocuklarda görülen solunum yolu enfeksiyonları kış aylarında havaların soğumasıyla birlikte...
- Eklendi Mart 27, 2024
- 0
-
Geç kalınırsa göz tembelliğine neden olabilir!
İki gözün aynı noktaya odaklanamaması olarak tanımlanan şaşılık, ülkemizde her...
- Eklendi Mart 26, 2024
- 0
-
1000 canlı doğumdan birinde görülüyor
Gebeliğin ilk aylarında anneye yapılan tarama testleri ve amniosentez ile...
- Eklendi Mart 20, 2024
- 0
-
“Gebelik Akademisi” eğitimi
Liv Hospital sağlıklı nesillerin yetişmesindeki ilk adımın atılmasında katkı sağlamaya...
- Eklendi Mart 18, 2024
- 0
-
Ani kalp krizinin yaşı yok
“Sağlıklı bir yaşam tarzı, düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve tıbbi...
- Eklendi Mart 13, 2024
- 0
-
100’den fazla HPV çeşidi vardır
Liv Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Hamdullah...
- Eklendi Mart 5, 2024
- 0
-
Dijital çağın getirdiği yeni sorunlar
Dijital çağın getirdiği yalnızlık duygusunun yeni psikolojik sorunları da beraberinde...
- Eklendi Mart 1, 2024
- 0
PARENTS TV
YAZARLAR
-
Denizde on gün
Davet Mimi’ye geldi, “biz ailece tekneyle kıyıları dolaşacağız, Mimi...
- 9 Eylül 2020
- 0
-
Bu yaz İstanbul’da
Temmuz’un ikinci yarısına kadar tezimle uğraştım. Acayip bir harala...
- 8 Ağustos 2020
- 0
-
İlk ders, ilk kazanç
Talia, neredeyse 16 yaşında. Dersleri, aktiviteleri, arkadaşları, sevdikleri, bildikleri,...
- 7 Temmuz 2020
- 0
-
Ve bir Kez Daha Dijital Medya Okur Yazarlığının Önemi
Yazan: Birsu Şentürk @nestendrestzekeriyaköy Hayat bize Dijital Medya Okur...
- 5 Mayıs 2020
- 0
0 yorum