Dengesini kaybetmeyen çocuk – Gülçin Karadeniz

3 Ocak 2017

gulcin_ocak_2017

Denge hayatımızda çok önemsediğimiz bir kelime… Hepimiz duygusal, fiziksel, sosyal alanlarda dengemizi korumaya çalışıyoruz. Bu ay değinmek istediğimiz psikomotor gelişimin bir parçası olan “denge”…

Erken çocukluk dönemi, gelişimin en hızlı olduğu kritik yılları kapsar. Bu dönemde temeli atılan alanların biri de psikomotor gelişimdir. Psikomotor gelişim, fiziksel büyüme ve merkezi sinir sisteminin gelişimine paralel olarak organizmanın isteme bağlı hareketlilik kazanması olarak açıklanabilir. Motor gelişim değişikliklere uğrasa da yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Çocuğun bu becerileri kazanması için zamana ihtiyacı vardır. Özellikle 4-6 yaşlar büyük kas motor becerileri olarak anılan; salınım, dönme, yuvarlanma, zıplama, denge gibi hareketler üzerindeki kontrolün sağlaması açısından ayrı bir önem taşır. Çocuk psikomotor olgunluğa çok çeşitli lokomotor, manipülatif ve denge becerilerini geliştirebildiği ölçüde ulaşır. Ben de bu ay denge konusuna değinmek istiyorum. Denge, belli bir yerde bir hareketi veya pozisyonu sürdürme durumunu devam ettirme anlamına gelmektedir. Çocuğun hareketlerini koordineli yapması da belirli bir denge sistemini gerektirmektedir. Denge aynı zamanda, sinir sistemini test etmede de kullanılan bir durumdur. Ayrıca göz kontrolü ve orta kulak arasındaki bütünleşme hakkında da bilgi verir. İlk önemli denge biçimleri, oturma ve ayakta durabilmedir. Denge; yürüme, koşma ve atlama becerilerinin kazanılmasında da çok önemli bir faktördür. Okulöncesi çocuklarının denge becerileri statik denge ve dinamik denge olmak üzere iki şekilde incelenir. Statik denge, tek ayak üzerinde durma süresi ölçülerek incelenir. Dinamik denge ise, denge tahtası ya da çizgi üzerinde yürüme becerisinin değerlendirilmesi ile incelenir. İki yaş dinlenmek ya da yerdeki bir nesne ile oynamak için dengesini yitirmeden çömelebilmesine ve ellerini kullanmadan tekrar ayağa kalkabilmesine rağmen ne statik ne de dinamik denge becerisi gelişmemiştir. Üç yaş çocuğu ise dengeyi sağlamak için tutunarak, her basamakta iki ayağını bir
araya getirerek merdivenlerden çıkabilir ve inebilir. Yine dengesini kaybetmeden düz bir şekilde ileri doğru koşabilir. Üç tekerlekli bisiklete oturur ve gidonu yönlendirir; ancak henüz pedalları kullanamadığı için, bisikleti ayakları ile ileri iterek yürütür. Parmak ucunda durabilir ve yürüyebilir. Tek ayağının üzerinde 3-4 saniye durabilmekte ve 6 cm genişliğinde, 2,5 m uzunluğunda, 10 cm yüksekliğindeki denge tahtası üzerinde başarılı bir şekilde yürüyebilmektedir. Dairesel çizgi üzerinde yürüme becerisinin kazınılması ise dört yaşını bulmaktadır. Dört yaşına geldiğinde tek ayağının üstünde 5 saniye durabilir ve sık kullandığı ayağının üzerinde zıplayabilir. Beş yaş ince bir çizgi üstünde kolaylıkla yürüyebilir ve ayak değiştirerek sıçrayabilir. Hem sağ hem sol ayağının üstünde 8-10 saniye durabilir. Yedi yaşında ise denge duygusu yeterince geliştiği için futbol oynayabilir ve ok atabilir. Sonraki yıllar da ise denge çoğu sportif etkinliklerde önemli bir faktör olmaktadır.

gulcin_ocak_2017_2
Peki biz evde neler yapabiliriz?
5-6 yaş çocuklarımızı yazın denizde kullandığımız  sosislerin üzerinde yürümeye teşvik             edebiliriz.
Evdeki tahta bloklarla yollar yaparak onların üzerinden yürümesini sağlayabiliriz.
Kağıtlardan şekiller çizerek bu şekillerin üzerinden gitmesini isteyebiliriz.
Yere bantlarla şekiller çizerek bu şekillerin üzerinden yürümesine rehberlik edebiliriz. Ben bir ağaç hazırladım (ki denge için çam ağacının gövdesi ideal oluyor), bir de yıldız keserek çocuğunuzdan ağacın gövdesinden adım adım yürüyerek kestiği yıldızı ağacın tepesine bırakmasını isteyebilirsiniz.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir