- Karnında şişlik varsa dikkat!
- Gebelik şekeri anne kadar, bebeği de etkiliyor
- Çocuklarda sinüzit belirtileri
- Kemikler çocukluk çağında rahat eğilip bükülür
- Kalp üfürümü nedir?
- İnternetten gelen 8 hastalık
- Covid-19 hamilelerde daha mı ağır seyrediyor?
- Bel ağrınız varsa bunları yapın
- İlk hafta derslerde adaptasyon sorunu yaşayabilir
- Bebeğiniz düştüyse bu 10 belirtiye dikkat!
Çocuklarda El-Ayak-Ağız Salgınına Dikkat!

El-Ayak-Ağız hastalığı bazı virüslerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Etken olan enterovirüs: sıklıkla Uzakdoğu ülkelerinde görülmektedir. Coxsackie ise ülkemiz ve Avrupa ülkelerinde daha sıktır. Yrd. Doç. Dr. Ferit Durankuş, ‘’Bu virüs daha çok yaz ve sonbahar mevsimlerinde görülmektedir. Grip salgınlarından sonra salgın yapabilen ikinci önemli etkendir. Kalabalık yaşayan toplumlarda, çevre düzenlenmesinin bozuk olduğu ülkelerde, kişisel hijyenin iyi olmadığı toplumlarda, virüs bulaşmış su ve besinlerin bulunduğu ortamlarda sık görülür. Etken vücut salgıları ile veya bu enfekte salgılarla temas etmiş yüzeylerden bulaşabilir. Solunum yolundan damlacıkla, direk salgı teması ile, oyuncaklarla, ellerle, dışkı ile bulaşabilir’’ dedi.
Vücuda burun veya ağızdan giren virüs mukozal bölgeden lenf nodlarına ulaşır. Burada çoğalır ve viremi meydana getirir. Sinir sistemine, deriye, kalp dokusuna ve diğer sistemlere kan yolu ile ulaşır. Viremi sonunda gittiği organlarda hücre hasarı sonucunda hastalığı meydana getirir. Birçok farklı organı tuttuğu için klinik bulguları da çeşitlilik gösterir. Çocuklarda bu virüslere karşı koruyuculuk düzeyi düşük olduğundan enfeksiyon hastalık semptomları ile seyrederken, erişkinlerde asemptomatik de olabilir.
El-Ayak-Ağız hastalığının en tipik özelliği çocuk yaş gurubunda özellikle de üç yaş altında görülmesidir. Bulaşmayı takiben kuluçka dönemi 5-7 gündür. İlk klinik bulgular halsizlik, kırgınlık halidir. Bunu düşük düzeyde bir ateş takip eder. Ateş 38-38,5 C dir. Ateşin süresi ortalama 3 gündür. Bu süre 7 güne kadar da uzayabilir. Bu ateşli dönemde boğaz ağrısı, yeme sorunları iştahsızlık eşlik eder. Bunun neticesi oral alım kısıtlanır ve çocuklarda sıvı kayıpları görülebilir. IV sıvı vermeyi gerektirecek düzeyde olabilir.
Döküntüler ateşle beraber veya ateşten kısa süre sonra çıkabilir. Döküntüler ağız boşluğunda daha sonra da deride gözlenir. Eğer deride döküntü olmaz sadece ağız boşluğunda kalırsa “herpangina” olarak adlandırılır. Ağız boşluğunda sıklıkla arka kısımda yer alır. Küçük, yuvarlak karakterde, sarımsı renkte, zemini eritemli, hemen hemen hepsi birbirinin aynı boyutunda, fazla ağrılı olmayan yaralar şeklindedir. Bu lezyonlar ağız boşluğu çevresinde de görülebilir.
Derideki döküntüler makülopapüler, veziküler karakterde olur. Elde avuç içinde, ayak tabanında, ekstremitelerde ve gluteal bölgededir. Zemini yine kırmızı renkte, içi sarımsı renkte sıvı ile dolu, elipsoid lezyonlardır. Geç dönemde bazı çocuklarda tırnaklar kendiliğinden yatağından sökülür ve düşer. Tanı için bu tariflenen üç bulgu önemlidir: Ateş, ağız bulguları ve döküntü olması tanı için yeterlidir. Hastalık 7-10 gün kadar sürer. Ancak virüsün vücut salgılarında ve dışkıda atılımı ile haftalar sürebilmektedir.
Tanı klinik bulgulara dayanır. Viral tetkikler gereksizdir. Ancak herhangi bir komplikasyon gelişmiş, kritik bulguları olan, yoğun bakımda tedavi gören vakalarda istenebilir. Virüs ağız salgısından, dışkıdan, derideki lezyonlardan izole edilebilir.
Tedavide direk etkin bir antiviral ajan yoktur. Antipiretik analjezikler kullanılabilir. Aspirin kullanılmamalıdır. Ağızdaki yaraların bakımı için lokal uygulamalar, ağız spreyleri, vitamin ve eser element (çinko) desteği verilebilir. Deri lezyonlarının bakımında serum fizyolojik ile yapılacak bakım çoğu kez yeterlidir. İlave bakteriyel bir enfeksiyon yoksa antibiyotik verilmemelidir.
El-Ayak-Ağız Hastalığından korunma yolları
El yıkama alışkanlığının çocuklara kazandırılması önemlidir. El yıkamak en önemli koruyucu uygulamadır. Oyuncakların ve çocukların bulunduğu ortamların temizliği önem taşır. Virüs çok fazla dayanıklı değildir. Sabunla dahi etkisiz hale gelebilmektedir. Hasta çocukların özellikle ateşli olduğu dönemlerde izolasyonu önem taşır. Ancak uzun süre dışkı ile virüs atılabildiği için çok sıkı bir izolasyon yapılmaz. Ateşsiz çocuğun yuvaya, kreşe gitmesinde bir sakınca bulunmamaktadır. Bu etkene karşı bir aşı bulunmamaktadır. Hastalık düzeldikten sonra diğer aşıları uygulanabilir, bir engel teşkil etmez.
İlgili Yazılar
Son Haberler
-
Karnında şişlik varsa dikkat!
Çocukluk çağında görülen tümörlerin önemli bir bölümünü oluşturan nöroblastom, genellikle...
- Eklendi Mart 1, 2021
- 0
-
Gebelik şekeri anne kadar, bebeği de etkiliyor
Gebelik ve şeker hastalığı, aynı dönemde görülmesi durumunda birbirini olumsuz...
- Eklendi Şubat 26, 2021
- 0
-
Çocuklarda sinüzit belirtileri
Çocuk sinüzitleri, önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. İlaç tedavisiyle...
- Eklendi Şubat 25, 2021
- 0
-
Kemikler çocukluk çağında rahat eğilip bükülür
Çocukların bitmeyen enerjisi, kendilerini sakınmadan hareket etmeleri, durmadan koşup oynamaları...
- Eklendi Şubat 24, 2021
- 0
-
Kalp üfürümü nedir?
Çocukların muayenelerinde duyulan kalp üfürümleri aileleri telaşlandırsa da bu üfürümlerin...
- Eklendi Şubat 23, 2021
- 0
-
İnternetten gelen 8 hastalık
‘İnternetten de hastalık bulaşır mı?’ demeyin. İnternetin kitleler tarafından kullanılmaya...
- Eklendi Şubat 22, 2021
- 0
-
Covid-19 hamilelerde daha mı ağır seyrediyor?
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni koronavirüs hastalığı, solunum yolu...
- Eklendi Şubat 19, 2021
- 0
PARENTS TV
YAZARLAR
-
Denizde on gün
Davet Mimi’ye geldi, “biz ailece tekneyle kıyıları dolaşacağız, Mimi...
- 9 Eylül 2020
- 0
-
Bu yaz İstanbul’da
Temmuz’un ikinci yarısına kadar tezimle uğraştım. Acayip bir harala...
- 8 Ağustos 2020
- 0
-
İlk ders, ilk kazanç
Talia, neredeyse 16 yaşında. Dersleri, aktiviteleri, arkadaşları, sevdikleri, bildikleri,...
- 7 Temmuz 2020
- 0
-
Ve bir Kez Daha Dijital Medya Okur Yazarlığının Önemi
Yazan: Birsu Şentürk @nestendrestzekeriyaköy Hayat bize Dijital Medya Okur...
- 5 Mayıs 2020
- 0
0 yorum