BOŞBOĞAZ ÇOCUKLAR

5 Aralık 2014

Okul öncesi çocukları hiçbir şeyi, toplum içerisinde bile, söylemekten çekinmez ve geri durmazlar. İyi haber ise onların bu fazlasıyla çoşkulu durumlarını değiştirerek boşboğazlıklarını engellemenin yollarının olması.

“Oğlum Can anaokuluna giderken tıpkı yaşıtları gibi aklına gelen ilk şeyi hemen söyler, asla kendini tutamazdı. Oğlumun bu tepkilerinden sonra yaşanan anlar ise çoğunlukla fazlasıyla utanç verici olur, hepimiz yerin dibine girmiş hissederdik. Örneğin bir keresinde doktorunun bekleme odasındaki herkesin ten rengi ile ilgili yorumlarını, muhtemelen ne yağtığının farkında olmadığından hiç kimseden çekinmeden bağırarak yapmıştı” diyerek küçük bir anısını anlatıyor İstanbul’dan Fahriye Ulucan. Ancak şunu unutmamakta fayda var ki, bu yaştaki çocuklar asla kaba veya ırkçı değillerdir. Onların sadece yaşlarının bir getirisi olarak birçok şeyde farkındalıkları yoktur. Michigan’daki Calvin College okulöncesi çocuklar eğitim profesörü Dr. Susan Verwys’a göre ¨Üç veya dört yaşındaki çocuklar bilgi paylaşımının doğru ve düzgün yöntemini ya da içeriğini bilmezler.¨ Böyle durumlarda bilmiş ufaklığınızın susmasını sağlamanız mümkündür ve yapılması gereken yani mantıklı olan budur. Çocuğunuz bir sonraki sefer yine ¨Anne bu adam çok kötü kokuyor!¨ dediğinde sizin için araştırdığımız ve uzmanların önerileri olan yöntemleri kullanabilirsiniz.

Şükretme dersleri
Kızınız büyükannesinden gelen doğum günü hediyesini açar açmaz bir kenara fırlatıyor ve hayal kırıklığıyla ¨Bu zaten bende vardı!¨ diye bağırıyor olabilir. Onun bu aşırı dürüstlüğünden anlayabileceğiniz tek bir şey, çıkarabileceğiniz tek bir ders var: O da kızınıza şükretmeyi öğretmenizin zamanının çoktan geldiği. Böyle bir anda fazlasıyla mahcup olup utansanız da sakinliğinizi korumaya çalışın çünkü çocuğunuz sizin kötü ve kaba olarak algıladığınız davranışları bilerek yapmıyor. Bu durum karşısında sinirlenip anında tepki göstermek yerine bağırıp çağırmadan önce uzmanların önerilerine kulak vermelisiniz. Dr. Verwys, ¨Çocuğunuzun göz seviyesine inin ve gözlerinin içine bakarak ciddi bir şekilde ‘Bize bir hediye geldiğinde her zaman teşekkür ederiz. Aynısının bizde olup olmaması teşekkür etmemize asla bir engel değildir,’ deyin” önerisini yapıyor ve şükretmeyi, memnun olmayı öğrenmenin bir çocuk için ne kadar önemli olduğunu ısrarla vurguluyor. Bunları yaptıktan sonra evde hediye alma becerileri konusunda çocuğunuza ufak dersler verebilirsiniz. Çocuğunuza öğüt verip onunla dakikalarca konuşmak yerine derslerinizi bir oyun haline getirin: birlikte bazı oyuncakları ya da ev eşyalarını hediye paketi yapın ve sırayla birbirinize bu sözde hediyeleri verin. Paketlediğiniz objeleri açarken içinden çıkan hediye bir el feneri veya fırın eldiveni bile olsa, her hediyenin mutlaka güzel ve beğenebilinecek bir yanı olduğunu açıklayın. Bu sayede çocuğunuz her konunun, ne kadar kötü bir durum olursa olsun, görülebilecek güzel bir yanı ve şükredilecek bir tarafı olduğunu anlar.

Hassasiyet gösterin
Okulöncesi yaşlarda çocuğunuzun utanç verici bir şey yapması neredeyse kaçınılmazdır. O yüzden bunun yalnızca size özel bir durum olduğunu düşünüp, ona göre en sert tepkinizi vermeden önce bir kez daha düşünün. Örneğin çocuğunuz kilolu bir insanı işaret ederek yüksek bir sesle, çevredeki herkesin dikkatini de çekerek ¨Şu şişman adama bir bak!¨ diye bağırabilir. Kendinizi bu veya buna benzer bir senaryonun içerisinde bulursanız diğer insanların sizi duyamayacağı bir yere gidene kadar bekledikten sonra çocuğunuza sakin ve sessizce, toplum içerisinde bir insanı göstererek onun görünüşüyle ilgili yorumlar yapmanın uygun olmadığını söyleyin. Ancak asla sinirlenmeyin. Parents danışmanı ve ¨Gerçek Annelerin Bilmesi Gereken 12 Basit Sır¨ adlı kitabın yazarı Michele Borba ¨Okul öncesi çocukları, uygunsuz şeyleri bilerek ve isteyerek söylemezler, bu yüzden eğer sinirlenirseniz sizin öfkenizin sebebini de anlamayacaklardır,¨ diyor ve ekliyor: ¨Çocuğunuzu herkesin içerisinde özür dilemesi için de zorlamayın. Şişman dediği adama ‘Sizi kırdıysam özür dilerim’ demesi bile yeterlidir.¨ Eve gittiğinizde ise çocuğunuza şunu açıklayın: ¨Dışarıda herhangi birinin vücudu veya dış görünüşüyle ilgili bize ilginç gelecek bir şey fark edersek bunu kendimize saklamamız doğru olandır. Bunu toplum içinde bağırarak herkese duyurmak yerine daha sonra eve gittiğimizde özel olarak bana veya babana söyleyebilirsin.¨ Çocuğunuzun boşboğazlıklarını engellediğinizden emin olmak için, önerdiğimiz yöntemlerin dışında, çocuğunuz böyle bir şey yaptığında elini iki kez sıkmak gibi kendi aranızda bir kod da oluşturabilirsiniz.

Kendinizi dinleyin
Çocuğunuzun söylediği her şeyi her an kontrol etmenizin imkansız olduğunu kabullenmeniz gerekir. Ancak kendi söylediklerinizin farkında olmanız ve ağzınızdan çıkan her kelimeyi kontrol etmeniz her zaman mümkündür. Bu yüzden çocuğunuzun sorununun çözümünde çocuğunuza söyledikleriniz kadar önemli olan bir diğer şey ise dışarıda herhangi bir ortamdayken kendi söylediklerinize ve kendi düşüncelerinizi nasıl dile getirdiğinize dikkat etmenizdir. Örneğin komşunuzla ilgili kendi kendinize sessizce yaptığınız küçük bir eleştirel yorumun bile bir süre sonra çocuğunuz tarafından kelimesi kelimesine aynı şekilde tekrarlanarak peşinizi bırakmayacağından emin olabilirsiniz. Çocuğunuza düşüncelerini söylemeden içinde tutmayı, yani dudaklarına bir fermuar çekmesini öğretirken kendi patavatsızlık ve boşboğazlıklarınızın da farkına vararak engellemenin yöntemlerini bulmanız gereklidir. Unutmayın, armut dibine düşermiş.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir