Bebekleri anlamak mümkün mü?

1 Temmuz 2017

 

İşaret dili 1. Bölüm

Yazan: Tuba Çiğdem Üstün – Bebek İşaret Dili eğitmeni

Yurt dışında bir çok televizyon programlarına konu olan, üzerine filmler çevrilen ve kitaplar yazılan bir konu da bebek işaret dili. Aslında bir çocuğumuzun severek seyrettiği “Zor baba zor dünür “ filmini hatırlarsınız. Bundan 15 sene önce çekilmiştir. 9 aylık çocuk nasıl da rahat anlatır derdini. Ama  bu filmleri seyretmeyenler yada kitaplara denk gelmeyenler, bebek işaret dilinin  sağarlar için bir dil olduğunu zannederler. Aslında bebek işaret dili bebeklerimizin bize kendilerini ifade edebilmeleri için bir araçtır.

Bebek işaretlerini çözümlemeden önce biraz dil kelimesinden bahsedelim. Hepimiz dil sözcüğünü bize söyleneni anlamak,; algılayıcı dil ve kendimizi ifade etmek; ifade edici dil için kullanırız. Dil , sözcükler , işaret ve yazı kullanarak diğerleri ile iletişim kurma aracımızdır. Lisan ise ; isim, eylem, sıfat , yüklem gibi sözcük çeşitlerini , hangi sayıda sözcük kullandığımızı, düşüncelerimizi ifade etmek için  sözleri nasıl bir araya getirdiğimiz ve bunun gibi benzer konuları içerir. İlginç olan ise ; henüz konuşmaya başlamadan önce bir dile sahip olduğumuzdur. Bebekler de  jest, mimik ve seslerle kendilerini ifade etmeye başlarlar.  Biraz daha büyüğünce  kendilerince geliştirdikleri işaretler vardır. Mesela heyecanlanınca tekme atmak, kıpırdanmak. Kucağımıza gelmek istedikleri zaman  “al beni, al beni” yapmaları gibi.

Yada bizim onlarla iletişim kurmak için kendiliğinden geliştirdiğimiz işaretler vardır. Mesela “Hadi ablalara baş baş yap” yada “ mama yiyelim mi? bıcı bıcı yapalım  mı? “ gibi. Peki bu dili biraz daha genişletir ve onların eline daha fazla bir araç verirsek ve yapabilecekleri her kelimeye bir sembol yüklersek ne olur?

Konuşmadan önce kendilerini ifade edecek bir dil bulurlar.  Bu da çocuğumuzun eline vereceğimiz ilk altın anahtar olur.

İşaret dilini bebeklerinde kullanmaya başlayan aileler,  çocuklarının onlara işareti geri yaptığı zaman ki mutluluğu, paha biçilmez olarak ifade eder. Çünkü 6 ay gibi kısa zamanda, daha birçok ebeveyn agularla  çocuğuyla konuşurken , onlar çocuklarının akıllarından geçenleri anlama yolunu bulmuşlardır. Tabi  bu da çocuğun bilişsel , kişisel ve sosyal gelişiminde çok büyük ayrıcalıklar kazandıracak demek oluyor. Bu ayrıcalıkları daha sonraki yazılarımda size uzun uzun anlatmak isterim. Ama önce nasıl başlamak lazım biraz da ondan bahsedelim.

NASIL BAŞLAYACACAĞIZ?

Çocuklarımız doğduktan sonra birinci ayını tamamladıklarında ilk istemli gülücüklerini yaparlar bu da onların bize yaptığı ilk işarettir.  Üçüncü ayın sonuna kadar  yani dördüncü üç aylık dönemimizde ,bizde çocuğa çocukta bize alışır. Ve bu zaman zarfında çocuğumuzla iletişim kurarken  kendimize  bir yön belirleriz. Çoğu anne baba çocuk konuşmadan önce onunla konuşmayı gereksiz bulur. Bu sebeple de daha az konuşur. Bebeklerde işaretle konuşmaya başlamadan önce onunla yaptığımız her hareketi açıklayarak konuşmaya kendimizi alıştırmalıyız. Bu da çocuğumuzla daha çok konuşma ve iletişim halinde olacağımız anlamına gelmektedir.

Mesela  duşa sokarken çoğu anne – babanın yaptığı, küveti doldurmak suyu hazırlamak ve bebeği suyun  sıcaklığı hazır olduğunda, suyun içine sokmak ve belki ondan sonra konuşmaya başlamaktır.  Halbuki işaret dilini de çocuğuyla iletişim aracı olarak kullanmayı seçen aileler için bu ilk üç ay çok önemlidir. Çünkü kendini çocuğuyla yaptığı her hareketi detaylı olarak anlatmaya alıştırır. Tabi çocukla ne kadar çok konuşulursa o kadar çok kelime hazinesinin gelişeceği gerçeğini unutmamak lazım.

Bebek üçüncü ayını bitirip, dördüncü ayına girdiği zaman artık iki elini bir araya getirebiliyordur. Bu da işaretle iletişime hazır olduğu anlamına gelir. Peki ne zaman size işaretleri geri göstermeye başlar ? Çocuğunuzun gelişimine bağlı olarak altı  ile 14 ay arasında işaretleri yapmaya başlar. Normal gelişim gösteren çocuklarda  beklenen altıncı ayında sizin öğrettiğiniz işaretleri size geri yapmaya başlamasıdır.

NERDEN BAŞLAYACAĞIZ?

İlk üç ay boyunca yaptığımız konuşma egzersizlerine şimdi el işaretlerini de ekleyeceğiz.  Banyoya sokarken “Banyo yapmak ister misin ?” deyip, bu arada banyo işaretini de yapacağız.  “Hadi su’yu açalım ve su’yun sıcaklığı nasıl bir bakalım “ derken de , su ve  sıcaklık kelimelerinin işaret karşılıklarını yapacağız. Sonra da  “Sabunla yıkayalım seni” derken de sabun ve banyo işaretini yapacağız. Ve bunları çocuğumuzu her banyo ya soktuğumuzda tekrar edeceğiz.  Bu işaretleri nerden bulacağım ben derseniz, benim  internet  sayfamda  sözlük bölümünden bulabilirsiniz.

Biz ne kadar çok tekrar edersek, çocuğumuzda o kadar çabuk öğrenir. Çünkü çocuklar tekrarla ve taklitle öğrenirler.  Bizimde konuşurken kelimelere anlam yüklediğimizi görürlerse bu onlara, konuşmak için gerekli kas sistemleri ve ince motor gelişimleri tamamlanana kadar, kendilerini bize ifade etmede bir araç olacaktır. Ayrıca beynin konuşma bölümünü aktif halde tutuğu içinde yabancı bir dil öğrenmelerini kolaylaştıracaktır.  Beynin yabancı dili öğrenmeyi sağlayan nöronlarını aktif halde tutacaktır.

Bu sebeplerle ve daha bir çok özelliğiyle  bebek işaret diline dördüncü aydan başlayıp beş yaşa kadar devam ediliyor. Çocuklarımız kelimeleri öğrendikçe bir sonrakine geçiliyor. Hem beynin yabancı dil öğrenmeyi sağlayan bölgesi aktif halde tutuluyor, hem de zekalarında % 12 artış oluyor.

Güzel bir bahar mevsimi dilerim. Hadi havalar bu kadar güzelken sizde  çocuğunuzu alıp dışarda bol bol gezerken gördüğü nesnelerin işaretlerini ona anlatmayı unutmayın. Hem kendi aranızda oyun oynamış olursunuz, hem de çocuğunuzun kendini ifade etmesini kolaylaştırırsınız.

 

 

 

 

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir